30 Ocak 2008 Çarşamba

Karın Germe Ameliyatı - Abdominoplasti

Karın Germe Estetiği - Abdominoplasti, İzmir. Op.Dr. Cenk Tokat, Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı. estetik@cenktokat.com
Karın germe ameliyatı (abdominoplasti, tummy tuck), genellikle karın bölgesinin gebelik ve aşırı kilo alıp verme sonrası sarkmasıyla meydana gelen fazla deri ve derialtı dokunun, karın orta ve alt kısmından çıkarılması, ve karın duvarı kaslarının sıkılaştırılmasını içeren cerrahi bir girişimdir. Bu girişim karın bölgesinin sarkık olan görünümünü dramatik bir şekilde düzeltmektedir. Bununla birlikte germe ameliyatı hastanın karın alt kesiminde kişiden kişiye değişen kalıcı bir iz bırakmaktadır.

Karın germe ameliyatı için en uygun adaylar...
Karın germe ameliyatı için en uygun adaylar, göreceli olarak iyi bir vücut ölçüsüne sahip olan, ancak diyet veya egzersiz ile gideremedikleri fazlalık karın yağ dokusuna ve gevşek karın derisine sahip kadın ve erkeklerdir. Karın germe ameliyatı özellikle hamilelik sonrası karın bölgesinde toparlanmayan bir sarkma meydana gelen kadınların karın kaslarını sıkılaştıran ve deriyi gerginleştirerek normale dönmesine yardımcı olan bir müdahaledir. Bu ameliyat deri elastikiyeti genellikle şişmanlığa bağlı kaybolmuş yaşlı kişilerin karın görünümlerini düzeltmede de özellikle önerilmektedir.
Karın germe ameliyatı diyet yaparak fazla miktarda kilo kaybetmeyi düşünen hastalarda ertelenmelidir. Gebe kalmayı planlayan adaylarda, ameliyat ile gerginleştirilen karın kaslarının hamilelikle beraber tekrar gevşeyebileceği için daha sonraki bir döneme ertelenebilir.
Karın germe ameliyatı bireyin karın görünümünü değiştirerek kendine güvenini arttıracaktır.

Tüm cerrahi girişimler bazı belirsizlikler ve riskler taşımaktadır...
Her yıl yüzlerce karın germe ameliyatı başarılı bir şekilde uygulanmaktadır. Bu ameliyat vücudun şekillendirilmesi konusunda deneyime sahip bir estetik cerrahın elinde çok iyi sonuçlar vermektedir. Bununla birlikte tüm cerrahi girişimlerde görülebilen anesteziye ait riskler ve bu ameliyatla ilgili özel riskler bulunmaktadır.
Bu ameliyat sonrasında görülebilecek özel riskler arasında yara yeri enfeksiyonu, ameliyat sahasında kan veya vücut sıvısı birikimi, kan pıhtı atması ve kötü yara iyileşmesi sayılabilir. Tüm bu komplikasyonlar düşük oranda görülsede...
Yara yeri enfeksiyonu drenaj ve antibiyotik kullanımı ile giderilebilmektedir, fakat bu durum hastanede kalış süresini ve bunlara bağlı tedavi masraflarını arttırmaktadır.
Ameliyat sahasında kan veya vücut sıvısı birikimi ameliyatta genellikle yerleştirilen drenler nedeniyle nadiren görülmekte ise de gerçekleştiğinde gerektiğinde ikinci bir müdahale ile giderilmektedir.
Kan pıhtısı atma durumu özellikle yaşlı hastalarda akılda tutulması gereken, yaşamı riske atabilecek ve her ameliyat sonrası görülebilecek bir komplikasyondur. Bu risk de genellikle ameliyat sonrası hastayı erkenden ayağa kaldırıp yürüterek giderilmektedir.
Kötü yara iyileşmesi genellikle belirgin izlerin oluşması ile sonuçlanmaktadır. Bu durum bazen bu kötü izleri gidermeye yönelik ikinci bir müdahaleyi düşündürebilmektedir. Sigara içen kişilerde ve yara iyileşmesini bozan sistemik hastalığı olanlarda (örn şeker hastalığı gibi) kötü yara iyileşme riski içmeyenlere oranla daha sık olup, bu nedenle ameliyat planlandığında sigaranın bırakılması ve mevcut hastalıkla ilgili kontrollerin yapılması önerilmektedir.

Ameliyatın planlanması...
İlk muayenede adayın sağlığı, karın bölgesindeki fazlalık yağ depolanmasını ve deri kalitesi değerlendirilir, sigara kullanıp kullanmadığı, herhangi bir ilaç veya tedavi alıp almadığı mutlaka sorgulanır. Aday bu dönemde ameliyattan beklentilerini açıkca bildirmeli, cerrah ta yapılacak müdahale ve alternatif yöntemler hakkında detaylı bilgi vermelidir. Örneğin sadece göbek altı alandaki fazlalık yağ depolanmasının mini karın germe gibi daha az kompleks bir girişim ile giderilebileceği veya klasik ve mini karın germe ile beraber liposuction (yağ çekme) işleminin uygulanması ile kalçadaki yağ depolanmasını da giderilebileceği, böylece daha iyi bir vücut konturu elde edilebileceği anlatılabilir. Yine bu sırada ameliyatta kullanılacak anestezi, yapılacağı hastane ve maliyeti anlatılır. Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de bu ameliyat sosyal güvence kapsamı dışında tutulmaktadır.
Ameliyata hazırlık...
Ameliyat öncesi yeme-içme alışkanlığından, sigara kullanımına ve kaçınılacak ilaçlara kadar birçok öneride bulunulur.
· Sigara içen bir kişi ise ameliyattan en azından bir iki hafta öncesinden sigara içimini kesmeli, ve ameliyattan iki hafta sonrasına kadar kullanmamalıdır.
· Ameliyat öncesi aşırı güneşlenilmemeli (özellikle karın bölgesi), katı bir diyete başlanılmamalıdır, çünkü her ikisi de iyileşme kabiliyetini olumsuz etkileyecektir.
· Eğer soğuk algınlığı veya başka bir enfeksiyon durumu da söz konusu olursa bu durumda ameliyat ertelenecektir.

Ameliyat...
Ülkemizde karın germe ameliyatları genellikle genel anestezi altında yapılmaktadır. Bu tercihte tüm ameliyat boyunca uyunur. Uygun durumlarda sırttan iğne ile uyuşturularak ve uyanık olarak da ameliyat yapılabilir.
Klasik karın germe ameliyatı yapılan işin büyüklüğüne bağlı olarak genellikle 2-3 saat arasında sürmektedir. Mini karın germe ameliyatı ise 1-2 saat arasında sürmektedir.
Klasik karın germe ameliyatında genellikle bir kalça kemiğinden diğerine ulaşan kasık üstü kesi ile girişime başlanır. Bu uzatılmış bir sezeryan kesisi olarak öngörülebilir. Göbek deliği, çevresine yapılan kesilerle serbestleştirildikten sonra kasıktan başlayan kesi göbek deliği hizasında ikinci bir kesi ile birleştirilerek aradaki fazlalık deri ve deri altı yağ dokusunu karın kaslarının üzerinden tamamen çıkartılır. Ardından karın duvarındaki ve kaslardaki gevşeklikler uygulanan dikişlerle sıkılaştırılır ve bel inceltilir. Bunun ardından göbek deliği üzerindeki deri ve deri altı dokular, kaburgalara kadar altındaki yapılardan ayrılıp daha önce yapılan kasık üstü kesi ile birleştirilir. Bu işlem sırasında göbek deliği korunmakta ancak yeri değiştirilmektedir. Ameliyat sahasında kan veya vücut sıvısı birikimini önlemek için drenler yerleştirildikten sonra tüm kesiler dikilmekte pansumanları yapılıp ameliyat sonlandırılmaktadır.
Mini karın germe ameliyatında ise yine kasık üstünde ancak daha küçük bir kesi ile işlem yapılmaktadır. Bunda tüm işlem kasık üstü ile göbek arasında yapılmaktadır. Bunda göbek deliğine dokunulmamakta, ancak karın gerginleştirilip dikişler atıldıktan sonra göbek deliği kısmen aşağı çekilmiş bir görünüme kavuşmaktadır.

Karın germe ameliyatı sonrası..
Karın germe ameliyatından sonraki ilk birkaç günde karın bölgesi şiş olacaktır. Ayrıca ilaç alımı ile giderilebilen ağrı ve rahatsızlık duyulması da normaldir. Ameliyat sırasında yerleştirilen drenler genellikle 3.-5. günlerde çıkarılmaktadır. Uygulanan cerrahi girişime bağlı olarak hastanede bir, nadiren de birkaç gün kalınır.
Başlangıçta dik durmada zorluk yaşansa da erken dönemde yürüme başlatılacaktır. Dikişlerin alımı, pansumanlar, yıkanma ve korse kullanımı hastanın durumuna ve cerrahın ameliyattaki tercihlerine bağlıdır, ve ameliyat sonrası dönemde planlanacaktır.

Normale dönüş...
Karın germe ameliyatı sonrasında tekrar eski aktivitelere dönüş birkaç hafta alabilir. Hastanın fiziksel durumu iyi ve güçlü karın kaslarına sahip ise bu süreç daha da kısa sürer. Egzersiz yapılması iyileşme sürecini olumlu etkileyecek, oluşan şişliğin azalmasına, kan pıhtısı atma riskinin düşmesine ve karın kas tonusunun kazanılmasına yardımcı olacaktır. Ancak özellikle karın kaslarını zorlayacak sıkı egzersiz programları; bunların rahatlıkla yapabileceği döneme kadar ertelenir.
Karın germe ameliyatına bağlı gelişen izler ilk 3-6 ay boyunca kızarık bir görünüm sergileyecek ama zamanla solarak daha az belirgin hale gelecektir. Bununla birlikte bu izler her zaman iç çamaşırı ve bikini altında kaldığı için hastaları olumsuz yönde etkilememektedir.

Yeni görünüm...
Karın germe ameliyatı; mini veya klasik yöntemle olsun, fazlalık karın yağ dokusu ve gevşek karın kasları bulunan kişilerde diyet ve egzersizle desteklendiğinde uzun süren dramatik bir düzelme sağlamakta, toplumda kendine güveni artan bireylerin oluşmasına yardımcı olmaktadır. Eğer adayın gerçekçi beklentileri varsa, kalıcı bir ize ve uzun bir iyileşme perioduna kendini hazırlarsa karın germe ameliyatı onun için en mükemmel cevabı verecek yöntemdir.

23 Ocak 2008 Çarşamba

Göğüs Küçültme Ameliyatı

Göğüs Küçültme Ameliyatı, İzmir. Op.Dr. Cenk Tokat, Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı. estetik@cenktokat.com
Büyük ve sarkık göğüslere sahip kadınlar, estetik sorundan ayrı vücutlarının ön kısmındaki bu ağır dokular nedeniyle oluşan sırt ve boyun ağrıları, deri tahrişleri, kemiklerde aşınma ve solunum problemleri ile karşılaşabilirler. Ayrıca sütyen askıları omuzlarda bu ağırlıktan kaynaklanan çentikler oluşturabilmektedir.

Göğüs küçültme estetiği tıpta redüksiyon mammoplastisi olarak adlandırılır. Bu estetik prosedür, fazla olan yağ, deri ve meme dokularının çıkarılarak göğüse daha küçük, hafif, estetik ve dolgun bir görünüm kazandırılması işlemidir. Aynı zamanda bu ameliyatta meme başı çevresindeki koyu alan olan aerolada da küçültme sağlanır.

Göğüs küçültme ameliyatı için en uygun adaylar...
Göğüs küçültme ameliyatı estetik nedenlerden ayrı fiziksel rahatsızlıklardan kurtulma amacı ile yapılmaktadır. Çoğu kadın bu ameliyatı , büyük ve sarkık meme dokularının onların fiziksel aktivitelerini kısıtlayarak rahatsız etmesi nedeniyle istemektedir.
Göğüs küçültme ameliyatı fiziksel rahatsızlık oluşturduğu taktirde çok erken yaşlarda da (17-18) yapılabilir; bununla birlikte genel yaklaşım göğüs tam olarak gelişmeden küçültmenin uygulanmaması şeklindedir. Bu nedenle estetik küçültme ameliyatı için en uygun adaylar göğüs dokuları tam olarak gelişmiş, prosedürün mantığını anlamış ve gerçekçi beklentileri olan kişilerdir. Göğüs küçültme estetiği daha sonraki dönemde hamile kalıp emzirmeyi düşünen kadınlara önerilmemektedir, çünkü süt verecek bezlerin de bir kısmı çıkartılacak ve süt miktarı azalacaktır.

Göğüs küçültme ameliyatı basit bir girişim değildir, fakat iyi bir estetik cerrahın elinde oldukça güvenilir bir ameliyattır. Yine de tüm cerrahi girişimlerde olduğu gibi göğüs küçültme ameliyatında da bir takım komplikasyonların, kanama, enfeksiyon veya anestezi komplikasyonlarının görülme ihtimali vardır. İleri yaşlı, sigara içen ve yara iyileşme problemleri olan bazı hastalarda ameliyat sonrası meme başı çevresinde yaralar çıkabilmekte, ancak bunlar antibiyotikli pomadların kullanımı ile tedavi edilebilmektedir. Estetik göğüs küçültme ameliyatı kalıcı izler oluştursa da bunlar genellikle sütyen ve deniz kıyafetlerinin altında kaldığı için hastaları çok fazla rahatsız etmemektedir.

Bazı hastalarda ise estetik göğüs küçültme sonrasında meme başında veya tüm meme dokusunda his kaybı görülebilir. Çok ender de olsa bazen meme başı ve aerolayı besleyen damarlar zedelenebilir, bu da meme başı ve aerolanın ölümü ile sonuçlanabilir. Böylesine olumsuz bir komplikasyon görülse bile rekonstrüktif cerrahi teknikleri ile meme başı ve aerola yeniden oluşturabilir.

Ameliyatın planlanması ...
Her hasta ve her estetik cerrah tercih edilen göğüs boyutu ve görünümü konusunda farklı düşüncelere sahip olabileceğinden ilk muayenede aday beklentileri konusunda açıkça konuşmalı, ve cerrahının önerilerini dikkatle dinlemeli, eski hasta fotoğrafları üzerinden elde edilebilecek sonuçlar hakkında gerçekçi beklentilere kavuşmalıdır. Estetik cerrah adayın yaşına, cildinin durumuna ve göğüslerinin boyut ve görünümüne bağlı olarak ameliyatına etkili olabilecek durumlar hakkında da konuşacak, uygulayacağı göğüs küçültme ameliyatını detaylı olarak anlatacak, risklerini belirtecek ve ameliyata bağlı kalacak izlerden haberdar edecektir. Aynı zamanda ameliyat sırasında tercih ettiği anestezi tipini, ameliyat ve hastane giderlerini olacağını anlatacaktır.

Ameliyat hazırlığı...
Göğüs küçültme ameliyatı öncesi mammografi (meme filmi) istenebilir. Aynı zamanda ameliyat öncesi yeme-içme alışkanlığından, sigara kullanımına ve kaçınılacak ilaçlara kadar birçok öneride bulunulur.

Kullanılacak anestezi tipi ...
Göğüs küçültme ameliyatlarında genellikle genel anestezi tercih edilir. Bu tercihte tüm ameliyat boyunca uyunur. Uygun durumlarda sırttan iğne ile uyuşturularak ve uyanık olarak da ameliyat yapılabilir.

Estetik göğüs küçültme ameliyatı...
Estetik göğüs küçültme ameliyatlarında birçok teknik kullanılsa da sıklıkla tercih edileni çapa benzeri kesi ile yapılanıdır. Bunda kesiler aerola çevresinden başlayıp aşağı doğru inerek meme altı kıvrımın her iki ucuna kadar uzanmaktadır. Fazla olan göğüs dokusu, yağ dokusu ve deriyi çıkarılıp meme başı ve aerola'yı üst taraftaki yeni yerine taşınır. Ardından göğüsün her iki tarafındaki deri yeni konumundaki aerola altına taşınarak göğüse yeni estetik şekli verilir. Eğer koltuk altına doğru uzanan fazlalık yağ dokusu varsa liposuction (yağ emme) yöntemi ile alınabilir.

Birçok olguda meme başının damarları ve sinirleri korunmaktadır. Bununla birlikte eğer göğüsler çok büyük ve sarkık ise meme başı ve aerola ameliyatta tamamen çıkarılıp göğüse yeni şekil verildikten sonra deri aşısı şeklinde istenilen yere aktarılarak küçültme tamamlanmaktadır. (bu tercihte meme başı ve aerola da his kaybının olması kaçınılmazdır)
Estetik gizli dikişler genellikle aerola çevresi, bunun altında aşağı doğru uzanan çizgi boyunca ve tüm meme altı kıvrımda bulunur.

Ameliyatın sonrası...
Göğüs küçültme ameliyatı bitiminde pansumanların üzerinden elastik bandaj ile sarılacaktır. Ameliyat sahasında kan veya vücut sıvısı birikmesin diye yerleştirilmiş olan drenler birkaç gün yerleşik olarak kalacaktır.

Birkaç gün ağrı kesicilerle kontrol edilebilen ağrılar duyulması, dolaşma sırasında ve öksürme durumunda bir hafta kadar süren rahatsızlık hissedilmesi normaldir.
Elastik bandajlar birkaç gün sonra çıkarılacak ve onların yerine şişlik ve morluklar kaybolana kadar birkaç hafta estetik cerrahın önereceği destekleyici meme korseleri kullanmaya başlanır. Dikişler bir ile üç hafta içinde tamamen alınır.

Birkaç ay boyunca rastgele olan ve batma tarzında ağrılar hissedilmesi, şişliğe bağlı meme başı ve aerolada bir dönem uyuşukluk hissedilmesi de normaldir. Bunlar genellikle şişliğin kaybolması ile yaklaşık 6 hafta içinde normale döner.

Normale dönüş...
Her ne kadar ameliyattan sonraki gün ayağa kalkmak mümkün olsa da, göğüslerde ağrı olabileceği için ağır nesneleri kaldırmaktan veya itmekten birkaç hafta kaçınmak gerekir. Kesi hattı boyunca hafif sızıntıların olması veya kabuklanmaların görülmesi normaldir. Genelde birçok kadın 2 hafta sonra işlerine ve sosyal aktivitelerine geri dönmektedir. Aynı zamanda birkaç hafta cinsel ilişkiden de uzak durmak gerekir. Çünkü cinsel uyarılar, dikiş hattı boyunca şişmeye ve göğüste ağrı duyulmasına neden olabilir. Yaklaşık altı hafta boyunca da göğüslere sert temastan kaçınılmalıdır.

Yeni görünüm...
Bu arzulanan estetik görünüm için göğüs küçültme ameliyatından sonra belli bir zamana ihtiyaç olduğu akıldan çıkarmamalı ve sabırlı olunmalıdır. Birkaç hafta sonra şişliklerin ve morlukların çoğu kaybolacaktır. 6 ay veya 1 sene içinde göğüsler yeni şekillerini tam olarak almış olacaktır. Bununla birlikte yerçekiminin, hormonal yapının, kilo değişimlerinin veya daha sonraki bir hamileliğe bağlı bir miktar sarkmanın olması da kaçınılmazdır.

Tüm estetik cerrahi girişimlerinde olduğu gibi göğüs küçültme ameliyatı da vücut görünümünde hızlı bir değişim yaratmaktadır. Bu ameliyatı takiben hasta fiziksel rahatsızlıklarından kurtulduğu gibi, vücut şeklini daha fazla beğenecek ve kıyafetleri içinde kendini daha güzel hissedecektir.

Op.Dr. Cenk Tokat

11 Ocak 2008 Cuma

Göğüs Büyütme Ameliyatı (Silikon protez ile)

Göğüs Büyütme Ameliyatı, İzmir. Op.Dr. Cenk Tokat, Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı. estetik@cenktokat.com

Augmentasyon mammoplasti olarak bilinen göğüs büyütme ameliyatı kadın göğüsünü boyut ve şekil olarak büyütmek için uygulanan estetik cerrahi bir girişimdir. Göğüs bölgesine yerleştirilen silikon meme protezleri ile göğüs çevresi ölçümleri bir veya birkaç sütyen ölçüsü şeklinde arttırabilir. Bu estetik ameliyat aşağıdaki durumlarda uygulanabilir;
-Göğüslerini küçük bulan kadınlarda estetik nedenlerden dolayı,
-Hamilelik sonrası küçülen göğüs boyutunu düzeltmek için,
-Farklı boyutlardaki göğüslerin simetrisini sağlamak için,
-Meme kanseri cerrahisinden sonra meme rekonstrüksiyonu amacıyla.

Göğüs büyütme ameliyatı için en uygun adaylar...

Göğüs büyütme ameliyatı görünümünde değişime neden olup, bireyin kendine olan güvenini arttıracaktır. Eğer birey fiziksel olarak sağlıklı ve beklentileri konusunda gerçekçi ise; bu estetik göğüs büyütme ameliyatı için iyi bir adaydır.

Göğüs büyütme ameliyatında kullanılabilen meme protezlerinin tipleri...
Piyasada FDA (Food and Drug Administration) onaylı silikon jel ve serum fizyolojik solusyonu ile dolu olan silikon kaplı meme protezleri bulunmaktadır. Yapılan çalışmalarda delinip de vücuda yayılmadığı sürece silikon dolu meme protezlerinin vücuda olumsuz bir etki yarattıkları henüz ispatlanmış değildir.
Tüm cerrahi girişimler birtakım belirsizlikler ve riskler taşır...

Göğüs büyütme ameliyatı göreceli olarak basit ve güvenilir bir girişim olsa da her cerrahi girişimde olduğu gibi, cerrahi risklerin ve bu estetik ameliyata has özel komplikasyonların görülme olasılığı vardır.

Komplikasyonların arasında en sık görüleni yerleştirilen meme protezinin çevresinde gelişen kapsülün kontraksiyonudur (kasılması). Bu genellikle her meme protezi uygulamasında meydana gelen kapsülün bazı olgularda aşırı katılaşarak yerleştirilen meme protezini sıkıştırması ile ortaya çıkar. Normal koşullarda düzenli olarak uygulanan masajlarla oluşumu engellenmektedir. Oluşması durumunda meme protezi yumuşak formunu kaybederek çok sert bir yapıya dönüşür ve üstündeki deriyi de kendine çektiği için göğüste şekil bozukluğu oluşturur. Kapsüler kontraktür bir kaç yolla tedavi edilebildiği gibi bazı olgularda meme protezinin çıkarılarak, göğüs içindeki kapsülün temizlenip protezin tekrar yerine konulmasını gerektiren ikinci bir ameliyata ihtiyaç duyulabilir.

Her cerrahi girişimden sonra ameliyat sahasında bir miktar kan sızıntısı normaldir. Ancak göğüs büyütme estetiğini takiben aşırı kan sızıntısı, ameliyat sahasında kan birikimine ve buna bağlı şişlik ile ağrıya neden olabilir. Bu durum hastanın dayanamayacağı kadar fazla olduğunda kanamanın kontrol edilmesi ve biriken kanın boşaltılması için ayrı bir ameliyata gereksinim duyulabilir.

Nadiren de olsa bazı hastalarda yerleştirilen meme protezi çevresinde enfeksiyon gelişebilir. Bu herhangi bir zamanda oluşabilse de genellikle göğüs büyütme ameliyatını izleyen ilk hafta içinde görülmektedir. Tıbbi tedavi ile kontrol edilemeyen bazı olgularda meme protezinin çıkarılıp enfeksiyon geriledikten sonra yeni bir protezin yerleştirilmesini gerekli kılabilir.

Bazı hastalarda ise göğüs büyütme ameliyatını takiben meme başında aşırı hassasiyet, meme başında his azalması ve hissin tamamen kaybının da görüldüğü bildirilmiştir. Estetik göğüs büyütme ameliyatından sonra kesilerin yakınlarında bir dönem his kaybının olması normaldir. Bu bulgu genellikle zamanla kaybolmakta ise de bazı kadınlarda kalıcı olabilir.

Meme protezlerinin üreme, hamilelik ve süt vermeyi etkilediğine yönelik herhangi bir kanıt yoktur. Bazı olgularda ise göğüs büyütme ameliyatını takiben birkaç gün boyunca süt salgısının olduğu gözlenmiştir.

Meme protezi delinip, içindeki materyal göğüs içine sızabilir. Delinme genellikle dışarıdan olan çok şiddetli bir travma veya darbe nedeniyle olmaktadır. Bu durumda tuzlu su ile dolu olan silikon meme protezleri birkaç saatte boşalacak ve bu steril tuzlu suyu vücut absorbe edecektir. Eğer delinen silikon jel ile dolu olan bir meme protezi ise bu durumda iki durum söz konusu olabilir. Bunlardan ilkinde silikon kılıf delinse de meme protezinin çevresinde oluşan kapsül zarar görmemiş ise göğüste herhangi bir değişim görülmeyebilir. Ancak silikon kılıfla beraber kapsül de zedelenmiş ise, dışarıdan olan basınca bağlı olarak meme protezinin içindeki silikon jel çevredeki meme dokularına yayılacaktır. Bu durumda jel göğüs içinde birikebilir, ve çevresinde yeni bir kapsül oluşturur. Ya da vücudun diğer bir bölgesine yayılabilir. Bu durumlarda göğüsün şeklinde ve yapısında değişiklikler olacaktır. Her iki tür delinme tipinde de delinen meme protezinin çıkarılıp, çevrede oluşan hasarın temizlenerek yeni bir meme protezinin yerleştirilmesini gerektiren bir ameliyat yapılmalıdır. Günümüzde kullanılan yeni nesil cohesive gel içerikli protezlerle bu sızma sorunu neredeyse ortadan kalkmıştır.

Bazı kadınlarda meme protezi kullanımı ile otoimmun bağ dokusu hastalıklarına benzeyen belirtiler oluştuğu gözlemiştir. Bu belirtiler arasında eklem ağrısı ve şişliği, ateş, yorgunluk ve göğüs ağrısı sayılabilir. Ancak yapılan araştırmalarda meme protezi kullanımı ile otoimmun hastalıklar arasında kesin bir bağ olduğunu kanıtlanamamıştır.

Bununla birlikte meme protezi kullanımı ile göğüs kanseri oluştuğuna yönelik hiçbir kanıt yoktur.

Meme protezi yerleştirilen birçok kadında bu riskler oldukça az oranda görülse de oluşan soruları gidermek için estetik cerraha danışmak yapılacak en doğru girişim olacaktır.

Göğüs büyütme ameliyatının planlanması...

İlk muayenede estetik cerrah adayın genel sağlık durumunuzu değerlendirecek, durumuna ve deri kalitesine uygun olarak düşündüğü girişimi detaylı olarak anlatacaktır. Çünkü göğüsün küçük olmasının yanında sarkıklık da olabilir; bu durumda estetik cerrah aynı zamanda göğüs dikleştirme ameliyatı olan mastopeksi'yi de önerebilecektir.

Bu dönemde aday estetik cerrahı ile göğüs büyütme ameliyatı ile ilgili beklentilerini açıkça konuşmalıdır. Aynı zamanda cerrahından anestezi tipini, uygulayacağı girişimi, bunun alternatiflerini, büyütme ameliyatının risklerini, hastanede tahmini kalış süresini ve ameliyatın maliyetini açıkça anlatmasını istemelidir. İlk muayenede mutlaka sigara veya başka bir ilaç kullanıp kullanmadığını da cerrahına anlatmalıdır.

Göğüs büyütme ameliyatının hazırlığı...

Estetik cerrah, göğüs büyütme ameliyatı öncesi adaya, yeme içme alışkanlığından, sigara ve ilaç kullanımına kadar bir takım önerilerde bulunacaktır. Bu hazırlık döneminde adayın hastanede kalış süresinde yanında kalacak ve onu eve götürecek bir kişiyi de ayarlaması gereklidir.

Anestezi tipi...

Göğüs büyütme ameliyatı genellikle genel anestezi altında yapılan bir girişimdir. Bu tercihte hasta ameliyat boyunca uyuyor olacaktır. Ancak bazı cerrahlar göğüs büyütme ameliyatını sedasyon ve lokal anestezi altında yapmaktadır. Bu tercihte ise ameliyat boyunca uyanık ama ağrısız olacaktır, ancak hastaların çoğu bu durumda huzursuz olmaktadırlar.

Göğüs büyütme ameliyatı...

Meme protezinin yerleştirilmesi ve pozisyonunun belirlenmesi adayın anatomik yapısına ve cerrahın göğüs büyütmedeki tercihine bağlıdır. Meme protezinin yerleştirileceği kesi 3 farklı yerden olabilir. Bunlar; meme altı çizgi, meme başındaki koyu alanın bittiği yer ve koltuk altı bölgeleridir. Burada amaç kesiye bağlı gelişecek izin en az görülecek alana yerleştirilmesidir.

Açılan bu kesiden çalışan estetik cerrah, tüm göğüs dokusu ve üzerindeki deriyi tercihine bağlı olarak göğüs kası üzerinden veya kasın altından ayırarak , veya dual plan denen şekilde kısmek kas altı, kısman de kas üstü olarak meme protezinin girebileceği bir cep oluşturacaktır. Kas altına yerleştirilen meme protezlerin daha az oranda kapsül kontraksiyonu geliştirdiğine inanılmaktadır. Bundan sonra tercih edilen meme protezi hazırlanan bu cep içine yerleştirilip kesi kapatılacaktır. Ameliyat sahasında kan ve vücut sıvısı birikimini önlemek için dren yerleştirilebilir.

Göğüs büyütme ameliyatı 1-2 saat sürer. Kesiler atılan dikişlerle kapatılır ve bunların üzeri pansumanla örtülür.

Göğüs büyütme ameliyatının sonrası...

Göğüs büyütme ameliyatının ardından ilk birkaç gün hasta kendini bitkin hissedebilir, fakat ilk veya ikinci günden sonra genellikle ayağa kalkıp yürüyebilir. Ameliyat sonrası hissedilen rahatsızlıkların çoğu ağızdan alınacak ağrı kesici ilaçlar ile giderilecektir. Protezin kas altına yerleştirildiği olgularda ise ağrı biraz daha fazla olacak, ve birkaç gün daha fazla sürecektir. Bu durumda ağrı kesici tedavi değiştirilebilir. Birkaç gün sonra pansumanlar çıkarılıp destekleyici sütyen kullanımına geçilir. Göğüs büyütme ameliyatından sonra birkaç hafta meme başında yanma hissedilebilir, ancak bu yanma hissi her geçen gün azalan nitelikte olacaktır. Göğüslerdeki şişliklerin kaybolması 3-5 haftayı alabilir.

Normale dönüş...

İşe geri dönüş, işteki aktiviteye bağlı olmakla birlikte birkaç gün içinde olabilir. Egzersiz ve tam günlük aktivitelere dönüş birkaç ayı alacaktır. Göğüsler, büyütme sonrası ilk 2-3 hafta hassas olacağı için direkt temastan kaçınılmalıdır. Kesilere bağlı oluşan izler ilk 6-8 hafta boyunca sert ve pembe bir görünümde olacaktır. Daha sonra birkaç ay boyunca aynı boyutta kalacak veya bir parça genişleyecektir. Bundan birkaç ay sonra ise oluşan iz solacak ancak asla kaybolmayacaktır.

35 yaş üstü hastalar estetik göğüs büyütme ameliyatının ardından rutin olarak meme görüntüleme tetkiklerine devam etmelidirler. Ancak bu hastalar radyoloji uzmanlarını meme protezine sahip oldukları konusunda uyarmalıdırlar.

Göğüs büyütme ameliyatının sonrası yeni görünüm...

Göğüs büyütme estetiği geçiren bireyler değişen görünümlerinden mutlu olmaktadırlar. Erken dönemdeki birkaç günlük ağrı unutmakta ve elde edilen değişimin keyfi yaşamaktadırlar. Ameliyat sonrasında düzenli muayene ve uygun hastalarda belli aralıklarla yapılan meme görüntüleme tetkikleri oluşabilecek komplikasyonlar önceden tespit edilerek erken dönemde ve en az hasarla çözülebilme şansını verecektir.

9 Ocak 2008 Çarşamba

Burun Estetiği

Burun Estetiği (Rinoplasti) İzmir. Op.Dr. Cenk Tokat, Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı. estetik@cenktokat.com
Burun estetiği en sık uygulanan plastik cerrahi prosedürlerinden birisidir. Burun estetiği ile burun ucu veya sırtının şekli değiştirilebilir, burun delikleri daraltılabilir veya üst dudakla burun arasındaki açı değiştirilebilir. Ayrıca doğumsal bozukluklar, kaza veya ameliyatlarla edinilen bozukluklar, ve solunumsal sorunlar da estetik olarak düzeltilebilir, görünümü düzeltip kişinin kendine olan güvenini arttırabilir.

Burun estetiği ameliyatına yaş önemlidir. Birçok estetik cerrah yüz gelişimini bozmamak için kızlarda 15-16, erkeklerde birkaç yıl daha sonrasını beklemeyi tercih etmektedir. Ayrıca genç hastanın sosyal ve duygusal durumu da göz önünde bulundurulmalı, kendisinin ve ailesinin ne istediği kesin olarak bilinmelidir.

Genellikle burun içinden yapılan kesilerle girişim uygulandığı için burun estetiği ameliyatı sonrası iz kalmaz, ancak açık teknik gerektiren, burun deliklerinin küçültülmesini içeren ameliyatlardan sonra burun tabanında küçük izler kalabilir.

Tecrübeli bir estetik cerrah tarafından yapılan burun ameliyatı sonrası komplikasyon nadiren ortaya çıkar, yada kolaylıkla halledilebilecek niteliktedirler. Ancak yine de enfeksiyon, burun kanaması veya anesteziye bağlı reaksiyonların görülme olasılıkları göz ardı edilmemelidir. Bu riskleri azaltmak için cerrahın ameliyat öncesi hazırlık dönemi ve sonrası için yapacağı uyarılara sıkıca uyulmalıdır. Bunlar en tecrübeli cerrahın hastalarının bile başına gelebilecek, tahmin edilemez problemlerdir, ancak düzeltilmeleri için de küçük müdahaleler yeterli olur.

Ameliyatın Planlanması…
İlk muayenede hastanın yüz ve burun yapısı değerlendirilir. Ayrıca burunun kemik ve kıkırdak yapısı, yüzün şekli, cildinin kalınlığı, yaş ve hastanın beklentileri gibi ameliyatı ve sonucunu etkileyecek faktörler ortaya koyulacaktır. Hastanın yüz ve burun fotoğrafları çeşitli yönlerden çekilerek incelenir, bazı fotoğraflar üzerinde bilgisayarda çalışmalar yapılabilir. Bu çalışmalar cerrahın planları doğrultusunda ameliyat sonrası elde edilebilecek sonuçlar ve adayın beklentileri hakkında fikir verilebilir. Aday ameliyat sonrası elde edilebilecek değişimleri görebilir, kendi beklentilerini cerrahına daha kolay gösterebilir. Ameliyatta uygulanacak teknik ve anestezi, ameliyatın yapılacağı yer, ameliyatın taşıdığı risk ve kazanç olasılıklar hastaya anlatılır. Hasta da plastik cerrahına daha önce herhangi bir burun ameliyatı geçirip geçirmediğini bildirmelidir. Ayrıca allerji, solunum sıkıntısı, kullanılan ilaçlar ve sigara kullanımı da bildirilmelidir. Sigara ve bazı maddelerin anestezi öncesi alımının kesilmesi gereklidir.
Ameliyat…
Burun estetiği ameliyatının hastanın konforu ve estetik cerrahın rahat çalışması için genel anestezi ile yapılması tercih edilir. Ancak küçük müdahaleler lokal anestezi ile yapılabilir. Burun estetiği ameliyatı genellikle bir yada iki saat, kompleks olgularda daha uzun sürmektedir. Ameliyat sırasında genellikle burun delikleri içinden girilerek burun üzerindeki cilt, altındaki kemik ve kıkırdak çatıdan serbestlenir. Ardından ameliyat öncesi planlara uygun olarak kıkırdak ve kemik dokulara, gerekli ise burun cildine de müdahale edilerek istenilen şekil verilmektedir. Sonrasında da cilt, yeni çatının üzerine geri yerleştirilerek kesiler kapatılır. Burun içinde şişliği azaltmak ve kemik çatının istenen şekilde kaynamasını desteklemek için ince ve kısa tamponlar yerleştirilir ve burun üzerine alçı kalıp uygulanarak ameliyat sonlandırılır.

Ameliyat sonrası…
Ameliyattan sonra burun estetiği hastaları ağrı hissetmezler. Anesteziden uyandıktan sonra 4-5 saatlik toparlanma sürecinin ardından hasta rahat bir şekilde evine gider. Burun kemiklerine müdahale edilen olgularda doku altına sızan kan, ince olan göz kapak cildi altında görünür hale geldiği için göz çevresi şişlik ve morluklar oluşur. Bu şişlik 3-4 günde, morluklar ise 7-10 gün içinde tamamen geçecektir. Bunun daha hızlı olması için evde ilk gün gözlere soğuk uygulaması yapılır ve birkaç gün hastanın başı yükseltilmiş olarak istirahat eder. Genellikle tampon 3. günde alınır, alçı da 7. günde çıkartılır.

Alçının çıkarılmasını takiben ilk 2- 3 hafta içinde burun şişliklerinde çok hızlı bir iyileşme olur. Hasta ve plastik cerrahın fark edebileceği kadar az miktardaki bir şişlik de birkaç ay içinde geçecek, ve burun 6 ay içinde son halini alacaktır.

Normale Donüş…
Burun estetiği geçiren birçok hasta, iki gün içinde ayağa kalkmakta, bir hafta sonrasında da okul veya masa başı görevlerine dönebilmektedir. Genellikle 15. günden intibaren ameliyat olduğu farkedilmez hale gelir. Tamamen normal günlük aktivitelere dönüş ise birkaç haftayı bulmaktadır.

İki-üç hafta boyunca yorucu faaliyetlerden (jogging, yüzme, eğilme, cinsel ilişki gibi kan basıncınızı arttıran her türlü aktiviteyi) kaçınılmalı ve de ilk 4-5 ay boyunca burnun darbelerden koruması gerekmektedir. Kendini hazır hissettiği anda hasta kontakt lenslerini takabilir, ancak gözlük takmak için zamana ihtiyacınız var. Hafif gözlükler 3-5 ay içinde takılabilirken, ağır gözlüklerin takılması için 6 ayın sonunu beklemek gereklidir.

Yeni görünüm…
Ameliyattan sonraki ilk günlerde yüzde de morluk ve şişlik varken, çok daha iyi görüneceği unutulabilir. Özellikle estetik cerrahi ameliyatları sonrasında hastalarda bir süre moral bozukluğu olması beklenebilir ve bu doğal karşılanır. Her tür ameliyatta olduğu gibi estetik ameliyatlarda da bir toparlanma ve iyileşme süreci gerekir. Her geçen gün burun daha iyi görünecek ve hastanın morali düzelecektir. İki üç hafta içinde ameliyat olduğu belli bile olmayacaktır.

İyileşme süreci yavaş ve aşamalıdır. Özellikle burun ucunda gizli bir şişlik birkaç ay boyunca var olacaktır. Kesin sonucun ortaya çıkması bir yılı geçebilir.

Bu süreç içinde hasta aile ve arkadaşlarından beklenmedik tepkiler alabilir. Burunda önemli bir değişiklik görmediklerini veya çok değişik göründüğünü de söyleyebilirler. Ailesel veya etnik inançlara karşı yapılmış bir değişiklik olarak görüp bu nedenle içerleyebilirler. Eğer böyle bir durumla karşılaşılırsa hastanın neden ameliyat olmak istediğini hatırlaması yeter. İsteklerine ulaşmışsa ameliyat başarılı olmuştur.

Op.Dr. Cenk Tokat